Şu anda piyasa verileri güncelleniyor. Lütfen kısa bir süre sonra tekrar deneyiniz.

KİM BU İSİMİNİ GİZLİ TUTAN ADAY?

1207f959-a71d-4dad-991a-39e3f60c7513 kopya
Reklam

Meslek odalarında seçim heyecanı erken başladı. Bazı isimler aday olacakları meslek odası için kulis çalışmaları yapıyor.  Kimi isimler ise hiçte aday olmayacakları bir odaya sırf adının kamuoyunda konuşulması için kendilerine pazar arama peşinde.

Ancak geçtiğimiz günlerde bir açılışta gördüğümüz bir çelenk, tüm ezberlerimizi allak bullak etti.  ‘Manavgat Bakkallar Bayiler ve Büfeciler Esnaf Odası Başkan Adayı’ temalı çelenkte adayın ismi yoktu. Meçhul aday, Abdullah Akça’nın imparatorluk kurduğu odaya aday olduğunun işaretini vererek, adeta ‘Ben Buradayım’ mesajını veriyordu.

Meçhul aday belli ki siyasetin kirli çamurunun üzerine sıçramaması, sıçratılacak her türlü pisliğe enerjisini harcamamak için, zekâ ürünü bu çalışmasıyla kamuoyunun dikkatini çekmeyi başardı.

İsimsiz başkan adayı olarak gönderilen bu çelengin üzerinden yaklaşın 20 gün geçmesine rağmen hala kamuoyunda konuşuluyor olması, meçhul adaya ilginin günden güne artmasına neden oluyor.

Meçhul aday, koyduğu hedefe emin adımlarla yürürken, sanırım birilerinde gecelerde kâbuslar içerisinde uyanmasına sebep oluyor.

Gazeteciyiz ya; günde onlarca kişinin ‘KİM BU İSİMSİZ ADAY?’ sorusunun muhatabı oluyoruz. İnanın bilmiyorum! Belki tanıdığım bir isimdir, belki de değil!

Yabana atılacak bir isim olmazsa gerek!

Ancak şu kadarını söyleyebilirim: Abdullah Akça gibi siyasetin çetrefilli ilişkileri içinde yoğrulmuş, rüzgâr nereden eserse yönünü o istikamete doğru çeviren bir ismin karşısına aday olarak çıkan bir ismi de yabana atmamak lazım.

Şevket Süreyya Aydemir yakın Türk Siyasi tarihine ışık tutan “İkinci Adam” eserinin üçüncü cildine şu cümleyle başlamıştı. Toplum denizinde bazen dalgalanmalar olur. Böyle zamanlarda, suyun üzerinde yüzenler dibe, dipte kalanlar ise su yüzüne çıkabilir.”

Meçhul aday, toplumun büyük bir kesimini oluşturan esnaf camiasındaki dalgalanmaları tersine çevirmek için ‘Hodri Meydan’ diyor. Sanırım burada da biraz da esnaf su üzerinde yüzsün anlayışı hâkim kılınmak isteniyor.

Herkes değişim diyor. Bir şeylerin değişmesini istiyor. Ama bunun içinde hiçbir gayret göstermiyor. Önce seçilecekler belli oluyor, sonrada seçimler yapılıyor.

Örneğin pazara gidiyoruz, önümüze birilerinin seçtiği mallar sunuluyor. Vatandaş ise, seçilmişler arasından bir seçim yapmak zorunda kalıyor.

Toplumsal dalgalanmalarda dipte kalanlar ne olacak? Ben, bana zorla dayatılan birilerinin aday olarak seçtiği kimselere oy vermek zorunda mıyım?

Seçim toplum denizinin dalgalanmasıdır sevgili esnaf kardeşim. Umarım, sadece protokollerde boy gösterenlerin yerine, gerçekten esnaf için, Manavgat için, ülkesi için bir şeyler yapacak yeni insanlar gelir.

Meçhul aday, tüm alışkanlıkları tarihin tozlu sayfalarına hapsetmek için yola çıkmış geliyor.

İzlediğim kadarıyla, Manavgat kamuoyu meçhul adayın yeni sürprizlerini bekliyor…  .

 

 

YORUM YAP

Bu yazı yorumlara kapatılmıştır.