10. MANAVGAT BULUŞMASI İZLENİMLER (2)
Prof. Dr. Süleyman Okudan’ın konuşmasının yarıda kesilmek istenmesi, 10. Manavgat buluşmasının tarihine, ‘ Bosphorus Hotel Vakası’ olarak geçecek.
Ancak, Süleyman Okudan vakasına geçmeden önce bir-iki anekdotu sizlerle paylaşmak isterim.
Buluşmanın ilk konuşmasını MAYÖV adına Mütevelli Heyet Başkanı Dr. Muammer Güneş yaptı. Güneş, doğal olarak bir hayırseverin büyük desteğiyle temelini attıkları, ‘Manavgat Şelale Üniversitesi’nin dünü, bugünü ve yarını ile ilgili çarpıcı bilgiler verdi.
Güneş mimarından, mühendisine, tesisatçısından, peyzajçısana ve inşaat işçisine kadar emeği geçen kimler varsa isim isim teşekkür etti.
Dr. Muammer Güneş konuşmasının son kısmında üzerindeki o naif kişiliğinden biran sıyrılarak; “ne olur el ele verelim, siyasi bürokrasiyi ortadan kaldıralım, birlikte hareket edelim. Bu üniversiteyi Manavgat’a kazandıralım.’ mealinde kızgınca ve hatta yalvarırcasına temennilerini dile getirdi.
PROF. DR. SÜLEYMAN OKUDAN VAKASI
Süleyman Okudan 6-7 kişilik bir ekiple salona geldi. Ekibin başında Karacalar Muhtarı Tayyar Yılmaz vardı. Hocanın bu toplantıya siyaseten hazırlıklı geldiği her tavrından belliydi.
Mevlana’dan, hoşgörüden ve birlik ve beraberikten dem vurdu. Konya’da rektörlüğü döneminde Selçuk Üniversitesi bünyesinden ayrılarak 4 adet üniversite açılmasına nasıl destek olduğunu anlattı.
Konya’daki Ak Parti milletvekilleriyle ortak hareket ederek ve hatta İbrahim Aydın’ın bu çalışmalara destek verdiğini ve konuyu çok iyi bildiğini dile getirdi.
Ve üniversite konusuna son noktayı koyarken; “Siyasi irade isterse üniversite hemen açılır’ dedi.
Hocanın bu söylemi sonrasında salonun loş ışıklarının ortamında siyasi iradenin temsilcisi olarak İbrahim Aydın’ın mimik hareketlerini göremedim ama oturduğu koltuktan sağa doğru hafif bir yalpaladığını gördüm.
Sonrasında hocanın resitali başladı. Ne sağcıyım, ne solcuyum, Mevlana’nın hoşgörü felsefesini benimsemiş kim olursa olsun gönül kapılarının onlara açık olduğunu söyledi.
Hoca, tarihçilerin bile hala tartıştığı Ebu Said Ebu’l Hayr’a ait olan ancak Türkiye’de birçok kişinin Mevlana’ya ait olduğunu zannettiği, “Gene gel, gene gel! Kafir isen de, Mecusi isen de, putperest isen de gene gel..” dizeleri okuyarak, her kesime öpücük gönderdi.
Ama Manavgat için öyle bir laf etti ki, sanırım o laf onun konuşmasını kısa kesmesinin istenmesine neden oldu.
Aynen aktarıyorum:
“Üniversitede rektörlüğüm zamanında benim dekanım Manavgatlı Boztepe dedi ki; ‘ Konya’dan Manavgat’a giderken Alanya’ya bakıyorum şehir gibi, Manavgat’a girerken bir köy görüntüsü gibi…’ (*)
Malum an akabinde geldi. Hocanın konuşmasını bitirmesi istendi. Hoca dudağında hafif bir tebessümle kırgınlığını belli eder şekilde gözlerini salonda gezdirdi ve bir-iki cümle sonrasında kürsüden indi.
Karacalar muhtarı Tayyar Yılmaz ve ekibi o anda ayağa kalkarak; ‘madem konuşturmayacaktınız bizi niye davet ettiniz’ serzenişinde bulunarak hocayla birlikte salonu terk ettiler.
Aslında terk ettikleri o salon muydu yoksa siyasi tercihleri miydi bunu bize zaman gösterecek.
(*) Hocanın konuşmasında ismini hatırlayamadığı dekanın Selçuk Üniversitesi Ziraat Fakültesi Zootekni Bölüm Başkanı Prof. Dr. Saim Boztepe olduğunu okuyucularımızın bilgisine sunalım.
**Cuma Günü izlenimler (3) bölümünde AK Parti Antalya Milletvekili İbrahim Aydın, Manavgat Şelale Üniversitesi ve Manavgat Şelalesinin Orman Bakanlığına deviri ile ilgili neler söyledi…
