Sedat Memili, Türk Kadınlar Birliği’nin (TKB) 100 Yılını yazdı

0

Araştırmacı-Yazar Sedat Memili, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Mücadele Günü dolayısıyla Cumhuriyet ile yaşıt Türk Kadınlar Birliği’nin (TKB) 100. Yılını anlatan önemli bir yazı kaleme aldı.

Dünyada her şey kadının eseridir. Kadınlarımız eğer milletin gerçek anası olmak istiyorlarsa, erkeklerimizden çok daha aydın ve faziletli olmaya çalışmalıdırlar.” Mustafa Kemal Atatürk

“Öyle, Mağrur, mermerden bir duruşunuz var ki,

‘Merhametine muhtaç değiliz diyor sanki…

Ezildim karşınızda, gözlerimi kapadım;

Zavallı’ sizin değil, elbette benim adım!…”

Şukufe Nihal (Anadolu Kadını)

Memili, Türk Kadınlar Birliği (TKB) için, ““Türk Kadınlar Birliği tarihi, ülkemizde kadının, bilinç düzeyinin yükseltilmesi, metadan bireye dönüşmesi ve çağdaşlaşmaya giden yolun onurlu bir tarihidir” dedi.

Aratırmacı-Yazar Sedat Memili’nin kaleminden işte o yazı:

“ Sadece uygarlıkların ya da devletlerin tarihi olmaz… Bazı kavramların tarihi devletlerden de önce başlar. Bu gün “Kadın Hakları” deyimini çok rahat kullanıyoruz. Kadının henüz meta olarak görüldüğü bir süreç… İnsanın kul, kadının meta olduğu bir süreç… Kadın yok ki hakları olsun.

Sadece devletlerin değil, kavramlarında tarihi vardır.

“Kadın hakları” kavramının tarihi de devletlerin tarihine benzer. Ortak amaca ulaşmak için yapılan çalışma, direnme, fedakarlık, dayanışma, gözyaşı, başarı ve mutluluk vardır.

Türk kadınlar Birliği tarihi sadece bu kurumun değil, “Haklardan söz eden” kadınlar tarihi olarak da anılacaktır.

Türk Kadınlar Birliği tarihi, ülkemizde kadının, bilinç düzeyinin yükseltilmesi, metadan bireye dönüşmesi ve çağdaşlaşmaya giden yolun onurlu bir tarihidir.

İlk kıvılcımı Cumhuriyet’i kuran önderden geldi:

“Dünyada her şey kadının eseridir. Kadınlarımız eğer milletin gerçek anası olmak istiyorlarsa, erkeklerimizden çok daha aydın ve faziletli olmaya çalışmalıdırlar.”

Ve kadını ve dolayısıyla ülkemizi aydınlatacak meşalelerden biri 7 Şubat 1924 yılında bir avuç kadın tarafından yakıldı.

Birliğin İlk Başkanı, Nezihe Muhittin idi…

BİRLİĞİN AMACI

Türk kadınlar Birliği amacını şöyle açıklamıştı:

“Kadınlığı, düşünce ve sosyal alanlarda yükselterek medeni ve gelişmiş bir onura ulaştırmaktır. (…)

Kadınları evin dışında çalışma hayatına cesaretlendirmek ve üretici bir hale getirmek, sanayi ve yerli ürünlere karşı istekli olmaya cesaretlendirmek ve üretici bir hale getirmek için çalışarak, konferanslar düzenleyerek, müsamereler hazırlayarak, serbest halk dersaneleri açarak ve eserler yayınlayarak çaba gösterecektir…” 

KURUCULAR

İstanbul merkezli kurulan birliğin ilk Başkanı Nezihe Muhiddin

Sorumlu Heyet Üyesi: Nimet Rumeyde

Sekreter : Media mazhar

Danışmanlar: Aliye Esad, Güzide Osman

Üyeler ise: Latife Bekir, Faize Atıf, Şadiye Afife, Güzide Osman, İffet İhsan, Kıbrıslı Azize, Seniye İzzettin, Zeliha Ziya, Mahbule Ömer, Halet Şükrü, Muhsine Salih, Tuğrul, Naile Vahap, Seniye Emrullah, Sabiha Zekeriye Sertel ve  Şukufe Nihal

Bir avuç insan, Türk kadınının sosyal ve siyasal haklar karşısında, her türlü sorumluluk ve vatana ilgisini ispat edecek düzeye eriştirmeyi hedeflediği zaman Türkiye Cumhuriyeti 1 yaşında Finlandiya 7, Norveç 19 yaşındaydı.

ŞUKUFE NİHAL’İN BAKIŞI

Her ne kadar adı yoksa de aktif kurucular arasında olan Şukufe Nihal,

Anadolu kadınlarına bakıp:

“Baktıkça çehrenize aksiniz vurdu bana / neşe dolu gözlerim büründü bir dumana

Birer birer sönerek ruhumdaki ışıklar / Alnımda ‘sizin gibi’ belirdi kırışıklıklar

Dudaklarım büküldü bıkmış gibi canından / Çekildi zerre zerre damarımdaki kan.”

“Öyle, Mağrur, mermerden bir duruşunuz var ki, / ‘Merhametine muhtaç değiliz diyor sanki…

Ezildim karşınızda, gözlerimi kapadım; / ‘Zavallı’ sizin değil, elbette benim adım!…”

 Dizeleriyle Anadolu Kadınlarının duygularına dizelerle omuz verirken, İzlanda 10, Mısır 6 yaşındaydı. Şukufe Nihal ve Nezihe Muhittin Medeni Kanun için çalışırken Suudi Arabistan’ın kurulması 4, İsrail’in kurulmasına 21 yıl vardı.

Ülkemde kadına verilen değerin tarihi, dünyada kurulmuş bir çok devletin tarihinden daha eskidir.

Kuruluşta adı geçen bu kadınlar, ülkemizde aydınlanmanın birer öncüsü olmuşlardır.

KADIN HAKLARI: ZORUNLU İHTİYAÇ

Türk kadın Birliği kısa zamanda kamuya yararlı dernek statüsüne alındı. Birlik kısa zamanda, aydınlanma ve çağdaşlaşma için mücadele veren kadınların bir arada güçlerini birleştirdikleri merkez konumuna geldi. Uluslar arası Kadın Kongresine Türkiye’den ilk katılan kadın olan Himaye-i Etfal Cemiyeti (Çocuk Esirgeme Kurumu) Yönetim Kurulu Üyesi Safiye Ali aynı yıl birliğe aktif olarak görev aldı. Latife Hanım’ın desteği ile Türk Kadın Birliği, büyük önder ile sürekli irtibat halindeydi. 

(TK) 1925 yılında Kadın Yolu Dergisi’ni yayın hayatına kazandırdı. Haftalık olarak yayınlanan bu derginin amacı, Yazı İşleri Sorumlusu Nezihe Muhiddin tarafından şöyle ilan edildi:

“Yeni rejimin gereği olarak Türk kadınının millet camiası arasında mevkiini belirlemek ve açıklığa kavuşturmak zorunda olduğunu” belirtiyordu.

Derginin ilk sayısında TKB’nin istekleri dile getirilmiştir:

“Türk kadını da şüphesiz vatan camiasında kıymeti olmayan bir nicelik halinde kalmayacak ve mevcudiyetini tasdik ettirecektir… Yüksek ve aziz Cumhuriyet’imizin kanunları da her halde uzun müddet kanunlarını şuursuz bir çocuk, bir mecnun veyahut medeni haklardan mahrum bir suçlu vaziyetinde memleketin mukadderatından uzak görmeye tahammül edemeyecektir.

Kınanacak gelenekleri, çürük kanaatleri, batıl anlayışları kesin hamlelerle yıkıp yerlerine kuvvetli ve çağdaş ilkeler ikame eden ateşli ve genç Cumhuriyet’imiz, kadının varlığını canlı bir bilinçle anlamasına hazırdır.

İşte o zaman Türk kadınının bütün hukukunu tanımak için arada hiçbir engel kalmayacaktır.”

1925 yılının Temmuz ayı tarihli bu bildiri yayınlandıktan 1 yıl sonra Medeni Kanun yürürlüğe girerek kadına hem aile içinde hem de birey olarak eşit haklar tanınmıştır.

Kadınlara siyasetin kapısını açan Belediye Yasası 1930 yılında yürürlüğe girdi. 8 Şubat 1935’te TBMM Beşinci Dönem seçimleri sonucunda 17 kadın milletvekili, ilk kez meclise girdi. 1936’da yürürlüğe giren İş Kanunu ile kadınların çalışma hayatına düzenleme getirildi.

Bir rüya gerçekleştirilmişti.

Kadınlar hem seçme hem seçilme hem de çalışma hayatına katılma hakkı elde etmişlerdi.

 BİR KARŞILAŞTIRMA

Kadın ülkemizde 1930 tarihli Belediye Yasası ile ilk kez seçmen olarak siyasi hak elde etmiştir. Diğer ülkelerle karşılaştırdığımızda durum neydi.

Bu hakka kavuşmak için , Portekizli kadınlar 1, Brezilya 2, Şili ve Küba 4, Hollanda Doğu Hint Adalarında 7,  Bolivya Bulgaristan 8, Romanya 9, Bulgaristan 14, Japonya 15, Meksika 17 yıl bekleyecekti.

Belçikalı kadınlar 18 yıl, Çin 19 yıl sonra bu hak ile tanıştı. Afrika ülkelerini saymıyorum.

Dünyanın bir çok ülkesi kadınlara tanınan bu hakka yabancı iken ülkemiz kadınlara seçme ve seçilme hakkını ile iş hayatına katılma hakkını kazandırmıştır.

ULUSLARARASI BİR KONGRE

TKB henüz kuruluş aşamasında “Kadına seçme ve seçilme hakkının tanınmamsını” amaç edinerek kurulmuştu. 1935 yılında yapılan genel seçimlerde bu hedefe ulaşılmış ve dernek tüzüğü gereği kapatılma yoluna gitmişti. Şubat Ayında yapılan genel seçimlerden sonra Birlik kendini feshetme çalışmalarına başladı.

Ancak daha önceden yapılan bir program ile Yıldız Sarayı’nda uluslararası düzeyde bir toplantı düzenlenmişti. Kapanma bu toplantıdan sonrasına ertelendi.

1935 yılında Otuz ülkeden iki yüzü aşkın kadın delegenin katıldığı ve İngiliz kadınlar Birliği Başkanı ve Milletvekili Corbert Ashby’nin başkanlığında Yıldız sarayı Şale Köşkü’nde toplanan kongre, erguvanların açtığı İstanbul nisanında bir hafta sürüyor; Toplantıya dünyanın ilk kadın Senato Üyesi Lady Astor’da katılıyor. Bu başarının sahibi dönemin TKB Başkanı Latife Bekir Çeyrekbaşı’dır. 89 yıl önceki uluslararası bu büyük organizasyonu, Kadınlara daha iyi bir dünya yaratılması, seçme ve seçilme hakkının tanınması için verdiği savaş bir ömür süren latife Bekir Başkanlığında Türk kadın Birliği üyeleri başarıyor.  

Kongre sonunda yine oy birliği ile Dünya Kadınlar Birliği’nin 2. Başkanlığına Latife Bekir seçiliyor. Latife Hanım böylece uluslararası bir kuruluşa seçilen ilk Türk kadın oluyor. (1)

 Bu tarihten son Birlik 1949 yılına kadar masa başında çalışmalarına son verip sahaya iniyor.

Birlik kadınların siyasal hak taleplerini tüzüklerine ilk dernek olarak da tarihe geçmiştir.

Kadın Birliği Cumhuriyet Dönemi’nde Türk Kadını’nın sosyal, ekonomik ve siyasi hayatta yerini almasında etkili olmuş önemli bir kadın örgütü olarak tarihteki yerini almıştır.

Adana, sosyal ve siyasal alanda kadını kabul hemen benimseyen şehirlerden biri olmuştur. 8. Dönem Milletvekili olan makbule Dıblan, 1949 yılına gelindiğinde Türk Kadınlar Birliği Adana Şubesinin kurulup faaliyete geçmesine önderlik etmiş ve ilk başkanlığını üstlenmiştir.

YÜZ YILLIK ONUR

Bu yıl (2024) Kuzey Kore ve Vietnam 79, Hindistan 77, Tunus 68 yaşında…

Bu gün sokağa dökülen Nijeryalılar devletlerinin 64. Yılını, Kuveytliler 63, yılını, Mozambikliler, 49 yılını, Çek Cumhuriyeti 31. Yılını kutlarken, Türk Kadınlar Birliği 100. Yılını kutlamaktadır.

100. Yıllık onurla, Türkiye Kadınlar Birliği’nin bugün Genel başkanı olan Av. Sema Kendirci Uğurman’ın şahsında bütün üyelerinin, önce Türk sonra dünya kadınlarına kutlu olsun…

Kutlu olsun…

Nice 100. Yıllara…